Günümüz dünyasında dolandırıcılık, birçok farklı yüzle karşımıza çıkıyor. Son dönemlerde Türkiye’de özellikle sahte medyumlar, insanları hedef alarak manipülasyon yapma konusunda oldukça yetenekli hale geldi. Son yaşanan bir olay, sahte medyumların nasıl bir tehdit oluşturduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. İstanbul’da bir genç, kapısında gördüğü medyumun “Üzerinde büyü var” sözüyle yalnızca hayatının alt üst olmadığını, aynı zamanda yıllarca sürecek bir dolandırıcılığın kapısını araladığını hiç düşünmedi.

Sahte Medyumun İpuçları ve Taktikleri

Güvenilmez medyumlar, insanları doğru bir şekilde değerlendirmekten ziyade, onların zayıf anlarını kullanarak maddi kazanç sağlamayı hedefliyor. Bu tür dolandırıcılar, müşterilerini korkutarak ve endişelendirerek, onları manipüle etme yoluna gidiyor. Olayda yaşanan, birçok kişinin yaşayabileceği bir durum. Medyum, ilk etapta gencin ruh halini ve çevresini analiz ederek onun zaaflarını buldu. “Senin üzerindeki kötü enerjiler yüzünden ilerleyemiyorsun,” diyerek genci paniğe sürükledi. Bu tür taktikler, dolandırıcıların en çok başvurduğu yöntemlerden biri. Birçok kişi, kendilerini bu tür bir çıkmazda bulduklarında hemen bir çıkış yolu arıyorlar. İşte tam bu noktada sahte medyumlar devreye giriyor ve anlamsız paralar talep ederek, bu insanların inancını suistimal ediyorlar.

Güvenliğinizi Nasıl Sağlarsınız?

Sahte medyumların artışı, pek çok insanın mağduriyetine yol açmakla birlikte, bu tür dolandırıcılıklara karşı önlemler almak da oldukça önemli. Öncelikle, bir medyum ya da spiritual danışmanla çalışmadan önce iyi bir araştırma yapmak gerekiyor. İnternetteki yorumlar, daha önce bu kişilerle çalışanların deneyimleri, dolandırıcılığı öngörmenin en etkili yollarından biridir. Ayrıca, güçlü duygusal durumlar içerisinde karar almaktan kaçınmak, kişilerin mantıklı düşünme yetilerini artıracaktır. Unutulmaması gereken en önemli şey, sahtelerle dolu bir dünyada, gerçek olanı ayırt etme yeteneğini geliştirmektir. Dolayısıyla, medyumlar hakkında bilgi sahibi olmak, onları araştırmak ve referanslar talep etmek zaruri bir önlem haline geliyor. “Büyüm var” vaadi ile kapınıza dayanan her kişi, gerçek bir yardımcı değil, potansiyel bir dolandırıcı olabilir.

Sahte medyum olayının sona ermesi için yasal önlemlerin alınması ve bu tür kişilerin topluma karşı daha fazla bilinçlendirilmesi büyük bir önem taşıyor. İnsanların inançlarını sömürmek, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de kabul edilemez bir davranış. Gerekli önlemleri alarak, böyle durumların yaşanmamasını sağlamak hepimizin görevi. Sonuç olarak, ruhsal huzuru sağlamaya çalışan insanların, dolandırıcılar tarafından mağdur edilmesine asla izin verilmemeli.